Menderes Atilla: Kaçak Yapıya Taviz Yok

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Gazeteci Nedim Atilla, Ceylanpınar Belediye Başkanı Menderes Atilla ile röpörtaj yaptı. Menderes Atilla, çalışmalarıyla ilgili önemli bilgiler verdi. Nedim Atilla’nın kaleminden işte o röpörtaj:

Dünya’nın en büyük çiftliği bu ilçede…2 milyon 6 bin dönüm tarım arazisi…Bakışı, duruşu, şiirlere, mısralara konu olan Ceylanların diyarı, Ceylanpınar…

Seslenseniz Suriye duyar, sınır ilçemiz…

Menderes Atilla…Atadan, babadan belediye başkanı…

1960’da babası Seydo Atilla üç dönem, dayısı Seydo Kahraman AP’den bir dönem, ağabeyi Mehmet Atilla 1984-1994 yılları arasında iki dönem Belediye Başkanlığı yapmış. 20 yıllık aranın ardından 2014 yerel seçimlerinde, Menderes Atilla AK Parti’den Belediye Başkanı seçildi.

Menderes Atilla ile bir keyifli bir röpörtaj yaptık. Ceylanpınar’ın 20 yıl boyunca hizmet görmediğini söylüyor. Farklı bir başkan profili gördüm. İşe yerleşim yerlerinin can damarı imarla başlamış. Ceylanpınar’da bulunmadığı bir zamanda, Başkan Yardımcısı 3 kat imarlı mahallede kendi inşaatına 4. Katı çıkmış. Kaçak kat yani. Bunu öğrenen Başkan Atilla, hışımla seyahatini yarıda kesip Ceylanpınar’a geri dönmüş. 3 kat imarlı mahallede 4. Kata ses çıkarmayan, tutanak tutmayan yetkililerden savunmasını almış ve 180 metrekarelik bitmiş evi yerle bir etmiş. ‘Bu yıkımdan sonra imar alanında taviz vermediğimi herkes gördü. Hizmet konusunda ayrım yapmıyorum, herkes kurala, nizama uyacak. Vatandaş gördü ve dedi ki ‘’Kendi partilisine, yöneticisine taviz vermeyen başkan başkasınınkine hiç taviz vermez’’ diye özetliyor emin adımlarla çıktığı yolu Menderes Atilla. Belediye binası eski, makam odasında bir tek sandalye değişmemiş, boyası bile aynıymış. Yeni belediye binası için kaynak bulmuş fakat kız öğrencilere yurt yapmayı tercih etmiş. Önce eğitim diyor başkan. 2012’de çıkan Büyükşehir yasasıyla ilçe belediyelerinin kaynaklarının kısıtlandığı, sistemin hala oturmadığı bir gerçek. Birçok başkanında eksik hizmetlerine ‘’Paramız yok, hizmet yapamıyoruz’’ sitemi var, çalışmayanlara da güzel bir bahane olmuş oluyor fakat bu sorunu kişisel çabalarıyla aşan başkanlarda var, çalışanlardan yani; Menderes Atilla…

20 yıl sonra nasıl bir belediye teslim aldınız ?

Enkaz devir aldım. 8 milyon TL borcu vardı belediyenin. Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız 5 milyon TL destek verdi Ceylanpınar Belediyesi’ne. Hala 2 milyon TL borcumuz var. Kaynaklarımız çok kısıtlı. Tüm bunlara rağmen 19 ayda sınırsız hizmetler yaptık.

2012’deki büyükşehir kanunu ile ilçe belediyelerinin kaynaklarının %40’ı Büyükşehir’e gidiyor. Başbakanın açıkladığı 64. Hükümetin eylem planında bu yasaya ilçe belediyelerini güçlendiren düzenleme geliyor. Destekliyor musunuz ?

Destekliyorum. Bu konuda geç kalınmamalı. İlçe belediyesi olarak gelirimizin yüzde 30’u Büyükşehir’e, yüzde 10’u ŞUSKİ’ye gidiyor. 2 milyon TL’lik gelirimiz varsa, 800 bin TL’si Büyükşehir’e gidiyor. Elimizde kalan para ile giderlerimiz ucu ucuna örtüşüyor. Bazı aylar 50-100 bin TL borçlu kaldığımız oluyor. Bazı aylar ise kasamızda sadece 10 bin TL para kalıyor. Mevcut paralarla hizmet yapmamız mümkün değil.

Göreve başladığınızda Ceylanpınar’ın en büyük eksiği ne idi ?

20 yılda Ceylanpınar’a 1 metre su şebekesi ve kanalizasyon yapılmamış. İşe bununla başladık. 158 kilometre kanalizasyona ihtiyaç vardı. Geçen yıl 24 kilometre kanalizasyon, 13,5 kilometre şu şebekesi çektik. Hedefimiz 2019’a kadar bu konudaki tüm ihtiyacı gidermek. Büyükşehir Belediyesi ile koordineli çalışıyoruz. Kırsalda 132 kilometre asfalt yaptık. 70’in üzerinde kuyu kazdık. Su sorunu ve kırsalda yol sorunu yok denecek kadar azaldı. 2016 programında Büyükşehir ile beraber 60 kilometre yolu projelendirdik. 2016 yılı sonuna kadar kırsalın bir kilometre asfaltsız yolu kalmayacak. Eksiklikler bunlarla sınırlı değildi. Hurda araçlarımız vardı. Belediye’nin araç parkına tam 24 araç kazandırdık. Araçların mali değeri 8 milyon TL. Yani bu rakam ortalama 8 aylık Belediye’nin tüm geliri demek.

Belediye’nin geliri yok dediniz, araçları nasıl aldınız ?

Bunları Belediye bütçesinden alsaydık eğer, 8 ay personelimize sigorta ödemeyecek ve sonunda ancak bu araçları alabilecektik. Belediye olarak fiziki çalışmanın yanında zihinsel olarak da hiç durmuyoruz. Proje hazırlıyoruz. Batı belediyelerinden rica ediyoruz. 3-4 tane aracın dışında hepsini hibe ile aldık. Şuan aynı şekilde 6 tane taziye evi yapıyoruz. İkisinde cami var. Bir cami hayırseverler tarafından yapılacak, diğerleri yine hibe şeklinde.

Belediye binanınız oldukça eski görünüyor, bu konuda çalışmanız var mı ?

Belediyelere kaynakları aktaran İl Bank Genel Müdürü samimi dostum. Hanımında köylüsü. Belediye binasına ihtiyacım var bana bir kıyak yap dedim sayın Genel Müdüre…’Projeni getir sana yetkimi kullanarak İl Bank bütçesinden hibe yapayım’ dedi. Hibeyi yaptı. Belediye binası yapacaktım. Sonra bir gün ilçe Milli Eğitim Müdürümüzle görüşürken, kız çocuklarının yurt sorunlarını dile getirdi. Kız çocukları eğitim için Ceylanpınar’a gelip, zor şartlarda akrabalarının evlerinde kalıyorlar dedi. İçim cız etti. Belediye binası için bir sene daha direnelim, bu kızlarımızın eğitimleri daha önemli, minnet altında akraba evlerinde okul okumasınlar dedim ve o projeyi 250 kişilik 5 yıldız niteliğinde bir kız yurduna çevirdik. Projesi tamamlandı, şuan ihale aşamasında. Milli Eğitime sembolik bir rakamla devir edeceğiz, yemeklerini, tüm ihtiyaçlarını karşılayacaklar. Devlet babanın şefkatiyle eğitimlerini sürdürecekler. Belediye Başkanı olduğumdan bu yana makamımda bir sandalyeyi bile değiştirmedim. Odamın boyası bile aynı. Bir kuruş para harcamadım. Önce farz olan şeylere harcıyorum.

Sıkıntımız büyük…

Belediye binası konusunda çok sıkıntı çekiyorum. Personelimin yüzde 20’si dışarıda görev yapıyor. Müdürle personel iç içe. Acil Belediye binasına ihtiyacımız var. Destek bekliyoruz. Kendi imkanlarımızla yapmamız mümkün değil. Bugün bir Belediye binası 5-10 milyon TL gibi bir rakama mal oluyor.

DEDAŞ’a ait ana arterlerde belediyenin aydınlatma çalışması yaptığını gördüm ?

DEDAŞ görevini yapmıyor.

Ana caddelerimiz zindan gibiydi. Karanlıktı. Yazışmalar oldu, aydınlatın sizin göreviniz dedik, netice alamadık. Çareyi kendimiz yapmakta bulduk. 6 metrelik direklerle 100 watt led ampüllerle caddelerimizi aydınlattık. Şuan gazi caddesinde işçiler hala çalışıyor.

Kendi başkan yardımcınızın kaçak yaptırdığı katını yıktırdığınızı duydum, nasıl oldu bu mesele ?

Yurt dışına çıkmıştım. Başkan yardımcım imara uymadan kendi inşaatının bir katını yüksek çıkmıştı. 3 katlı imarlı mahallede 4. Kata çıkmıştı. Meseleyi öğrenince hemen ilçeye geldim. Müsaade eden, tutanak tutmayan personelimden savunmalarını aldım. 180 metrekarelik bitmiş dairesini yıktırdım. İmar ya da diğer birimlerle ilgili hiç kimseye ayrım yapmıyoruz. Bu konuda herkes gördü kararlılığımızı, kesinlikle ayrım yok. Herkes kurala, nizama uyacak. Kurala kim uyarsa onun arkasında duruyorum. Ben başkana yakınım, parti yönetimindeyim, yaparım gibi davranışlara kesinlikle müsaade etmem. Vatandaşta bunu gördü.’ Kendi partilisine taviz vermeyen, müsaade etmeyen başkasına da müsaade etmez’ dedi. Tüm inşaatlarda serbest nizam haricinde çekme payı kullandırdım. Hemşerilerim ‘Arsa benim her şeyi yaparım’ dedi. Olmaz dedim, anlata anlata, tartışa tartışa çekme payına alıştırdık vatandaşlarımızı. Örneğin 20 dairelik bir apartmanda yaşayan çocuklar sokakta top/oyun oynayacaklardı. Çekme payıyla şimdi apartmanlarının içerisinde yer alan bahçede, yapılmasını şart koyduğum oyun alanında oynuyorlar. Yine apartmanda oturanlar, araçlarını park edebiliyorlar. 18 aylık kısa bir sürede yüzde 80-90 imar konusunda başarılı olduk. Bu adaletli davranmamızın sonucudur. Vicdanlı davrandık, başarılı olduk.

Ceylanpınar’da yeni imar alanları açılacak mı ?

İlçe girişinde 150 dönümlük bir alan var, orayı mesire alanı yapacağız. TİGEM ile görüşme halindeyiz. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız Melih Gökçek ile görüştük. Durumu anlattık. 5 milyon TL bütçe ayırdı bize. Proje çizdi. TİGEM ile aramızda sorun var. İnşallah Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanımız Faruk Çelik’in desteğiyle bu sorunu aşarız. Ailelerin yaz/kış oturabilecekleri, aydınlatma, barbekülerin olduğu, tertemiz suyu, ışıklandırmasıyla, fitness/oyun alanlarıyla yapılacak olan mesire alanı için Ankara Büyükşehir Belediyesinden 5 milyon TL hibe alacağız, geri kalanını kendi imkanlarımızla yapmaya çalışacağız. Yine TİGEM ile mahkemelik olduğumuz 40 bin metrekarelik bir alan var. Orayla ilgili de Çevre Bakanlığı ile görüşüyoruz. Onların bütçesinden ilçenin güneyinde bir mesire alanı yapacağız. İki etaplı Faruk Çelik parkı yaptık. Sayın bakanımız ve dönemin milletvekilleri ilçemizdeki Göçerlerin tapu sorununu çözdü. Bakanımıza vefa için adına park yaptık, Bunlarla sınırlı değil. Yine TİGEM’den ilçenin sınırlarının genişletilmesi ile ilgili Tarım Bakanlığımdan 10 bin dönüm arazi talebimiz var. Yeni Ceylanpınar’ın imarını açacağım. Ceylanpınarlı hemşerilerimize hesaplı daireler satacağız. Geniş sokakları, park alanları, okulları, sosyal donatı merkezleri olacak.

Son sorum, şimdiye kadar bu hizmetler için ne kadar bütçe bulabildiniz ?

19 ayda 40-50 milyon TL civarında yatırım gerçekleştirmişiz. Benim Belediye olarak bütçem 19 ayda 20 milyon TL bile değil. Ortada özveri var, emek var, durmadan çalışmak var. Proje ekibimiz arı gibi çalışıyor. Toplantılar gerçekleştiriyoruz. Hangi zengin belediyeye gidelim diyoruz. Durumumuzu anlatıyor belediyelere gelirlerimizden bahsediyor, projelerimizi önlerine koyuyoruz. Yardım istiyoruz. Ceylanpınar Belediye Başkanı olduğum günden bu yana, sadece 7 ay Belediye’de kaldım. 10-11 ay hep dışarıdaydım. Bu bütçeleri bu şekilde buldum. Koşmazsan, çalışmazsan kimse yardım etmez. Bütçe bulamazsınız. Bakanlık bakanlık geziyoruz. Rica ediyoruz, eksiklerimizi anlatıyoruz. Hamdolsun şimdiye kadar kimse geri çevirmedi. Farz olan şeyleri isterseniz, istemesini de bilirseniz kimse sizi geri çevirmez. 5 yıl sonunda seçimlerden hemen önce Ceylanpınar Belediyesi’ne gelen para miktarlarını çıkar televizyona açıklardım, bu kadar gelirimiz var, bu kadar sabit giderimiz var derdim, bu yüzden hizmet yapamadık der işin içinden çıkardım. Ama ben böyle yapmadım. Yokluk içerisinde bir şeyleri var etme peşindeyiz. Mutluyuz, huzurluyuz.

Kaynak : Sanliurfa.com